Diş Eti Çekilmesi
Diş eti nedir?
Diş eti, her iki çenede bulunan, çok sayıda kan damarına sahip ve diş köklerini sararak çevreleyen pembemsi yumuşak doku katmanlarıdır.Kan damarları açısından zengin olması nedeniyle temel görevi diş köklerini koruyarak dişlerin ağızda tutunmasını sağlamaktır. Diş etleri her iki çene kemiğine yapışık şekildedir.
Diş etlerinin katmanları şu şekilde tanımlanır :
Maksiller labial frenium: Üst dudak ile üst diş etleri arasındaki doku.
Alveoler Mukoza: Kırmızı parlak renkteki mukoza zarıdır.
Marjinal Gingiva: Dişlerin alt tarafını saran yumuşak dokudur. Dişlere tam olarak bağlı değildir.
Attached Gingiva (Yapışık Diş Eti) : İkinci bir yumuşak doku tabakasıdır. Marjinal tabakaya göre dişe daha yakındır.
İnterdental Diş Eti (Papilla): Diş aralarındaki dokudur.
Mandibula bukkal Frenium: Alt dudak ile alt diş etlerii arasındaki dokudur.
Diş Eti Çekilmesi Nedir?
Dişler, ağızda her iki çeneye tutunarak diş etlerine bağlanırlar. Bu nedenle diş etlerinin temel fonksiyonu, dişlerin kökünü koruyarak dişlerin ağızda sağlam ve sabit şekilde durmasını sağlamaktır. Bu açıdan bakıldığında diş etlerindeki tüm sorunlar, ağız içini ve özellikle dişleri olumsuz etkilemektedir.
Tanımından da anlaşılacağı gibi Periodontitis anlamını tanımında barındırmaktadır. Buna göre periodontitis; diş etlerinin alt çenede aşağıya doğru, üst çenede yukarıya doğru hacim kaybederek; diş köklerinin normalden daha fazla açığa çıkarak görünmesidir.
Periodontitis zamanla gelişir. Bu yüzden hemen farkına varılmayabilir. Farkına varılmasını sağlayan en önemli belirti sıcak-soğuk hassasiyetinin gelişmesi ve diş boylaarının uzadığı yanılgısıdır.Diş eti çekilmesi yaygınlığı, toplumlara göre değişmekle birlikte ülkemizde yaygın karşılaşılan bir diş eti sorunudur. Her yaştan insanda görülebilir.
Periodontitis oluştuğunda, dişlerle diş eti çizgisi arasında boşluklar gözlenir. Bu klinik tablo, bakterilerin yerleşerek enfeksiyon oluşturması için uygun ortamı hazırlar. Diş eti çekilmesi tedavi edilmediğinde dişlerin destek dokuları ve kemik yapıları zarar görerek en sonunda diş kaybına neden olabilir.Diş eti çekilmesi sadece diş etlerini etkilemez. Uzun dönemde çene kemiği kaybına da neden olur.
Diş Eti Çekilmesinin Çeşitleri
Kronik Periodontitis
Erişkin bireylerde daha sık görülür. Plak ve diş taşı birikimi yoğunluğuna bağlı olarak çocukluk veya ergenlik dönemlerinde de karşılaşılabilir. Genellikle yavaş yavaş ilerleyerek, bireysel, çevresel ve sistemik değişkenlerle hastalığın seyri değişir. Hastalığın tahribatı süresi doğru orantılı olarak değişir.
Diş eti çekilmese bile kronik periodontitisde kemik kaybı olabilir. Her ne kadar diş eti sağlıklı görünse de hastalığın olmadığı düşünülmemelidir.
Agresif Periodontitis
Genellikle başka bir sistemik hastalığı olmayan, otuz yaş altı bireylerde görülür. Bilimsel çalışmalara göre siyah ırktan insanlar daha fazla risk altındadır. Tüm dişleri etkileyerek periodontitisi birbirinden ayıran temel özellikler; başlangıç yaşı, ilerleme hızı, ailesel yatkınlıktır.
Diş Eti Çekilmesinin Nedenleri?
Kişiye ve toplumlara göre değişen nedenlerle gelişir. En sık görülen nedenler aşağıdadır.
1- Diş Eti (Periodontal) Hastalıkları :
Diş eti çekilmelerinden en fazla sorumlu tutulan çekilme nedenidir. Çoğunlukla bakterilerin neden olduğu bu enfeksiyonlar, diş etlerini ve destekleyici kemikleri tahrip ederek gelişen klinik tablodur.
2- Yetersiz-Yanlış Yapılan Diş Bakımı veya Diş Tedavileri:
Yanlış, hatalı veya eksik yapılan diş bakımları da diş eti çekilmesinin önemli bir nedenidir. Dişlerin fazla sertlikte fırçalanması nedeniyle, mine tabakası aşınarak diş etleri çekilir. Ağız hijyeninin korunması sadece dişlerin fırçalanmasıyla sınırlı değildir. Buna ek olarak diş ipi kullanmak ve ağız bakım ürünleriyle gargara yapmak ta önemlidir. Tartar oluşumu hijyen kaynaklı diş eti çekilmesinin en önemli nedenidir.
3- Genetik veya Yapısal Riskler :
Ağızdaki çapraşık dişler ağız bakımını da zorlaştırır. Ağız içinde anatomik sorunları olanlar öncelikle bu alanda tedavi görmelidir. Bununla birlikte diş bakımına daha çok özen göstermelidir.
Genetik faktörler, yapısal riskler gibi önlenmesi çağımızın tıbbi imkanlarıyla mümkün değildir. Genetik mirasında (Anne-baba, kardeşler, vb) diş eti çekilmesi olan kişiler bu açıdan daha yüksek risk taşıdıklarını bilmeli ve düzenli diş hekimi kontrolüne özen göstermelidirler.
4- Hormonal Değişiklikler :
İnsanın hayat boyunca hormonal değişiklikler yaşaması doğaldır. Her insan ergenlik, hamilelik veya menopoz gibi hormonları etkileyen dönemler yaşamaktadır. Bu dönemlerde tüm vücutla birlikte diş etleri de olumsuz etkilenebilir.
5- Tütün ve Tütün Ürünleri:
Tütün ürünleri diş etlerinin yetersiz oksijenlenmesine neden oldukları için diş eti çekilmesinin en önemli nedenleri arasında sayılmaktadır. Kanser, kalp hastalıkları vb. başta olmak üzere pek çok sağlık sorununun nedeni olan tütün ve tütün ürünlerinin de kullanımı, dişlerdeki plak oluşumunu hızlandırır.
6- Diğer Faktörler :
Yaş : Yaş ilerledikçe diş eti çekilmesi riski artar.
Şeker hastalığı (diyabet) : Şeker hastaları diş eti çekilmesi açısından daha yüksek risk altındadırlar.
Diş gıcırdatma ya da diş sıkma : Daha seyrek de olsa diş eti çekilmesine neden olmaktadır.
İlaçlar : Ağız kuruluğuna neden olan bazı ilaçlar, ağzımızın bakteriyel enfeksiyonlara karşı direncini düşürdükleri için diş eti çekilmesine neden olmaktadır.
Periodontitis Neden Olur?
Bir çok vakada diş eti çekilmesi (periodontitis) gelişimi, temelinde bakterilerden meydana gelen yapışkan bir film olan plak oluşumu ile başlar. Bu plak tedavi edilmeden bırakılırsa, sonunda periodontite dönüşebilir.
Yiyeceklerdeki nişastalar ve şekerler normalde bireyin ağzında bulunan bakterilerle etkileşime girdiğinde dişlerde plak oluşur. Dişleri günde iki kez fırçalamak ve günde bir kez diş ipi kullanmak plak oluşumunu giderebilir, ancak plak hızla yeniden oluşur.
Dişlerde kalan plak diş eti çizgisinin altında sertleşerek tartar, yani diş taşı haline gelebilir. Tartarın çıkarılması plaklara göre daha zordur ve bakteri ile doludur. Dişlerinizde ne kadar uzun süre plak ve tartar kalırsa, o kadar çok zarar verebilir. Diş taşını diş fırçalayarak ve diş ipi kullanarak temizlemek mümkün değildir. Çıkarmak için profesyonel bir diş temizliğine ihtiyaç duyulur.
Plak, diş eti hastalığının en hafif şekli olan diş eti iltihabına neden olabilir. Diş eti iltihabı, diş eti dokusunun diş tabanı etrafındaki kısmının tahriş olması ve iltihaplanmasına verilen isimdir. Diş eti iltihabı, profesyonel tedavi süreci sonunda ve evde iyi ağız bakımı ile tersine çevrilebilir.
Devam eden diş eti iltihabı ise periodontite neden olabilir. Bu durum diş etleriniz ve dişlerinin arasında plak, tartar ve bakteri ile dolan cepler oluşmasına neden olur. Zamanla bu cepler derinleşir ve daha fazla bakteri ile dolar. Bu derinleşen enfeksiyonlar tedavi edilmezlerse, bu hem doku hem de kemik kaybına neden olur ve sonuçta bir veya daha fazla dişin kaybedilmesine neden olabilir. Sürekli devam eden kronik iltihaplanma ise bireyin bağışıklık sistemini zorlayabilir.
Diş eti iltihabı, ağız kuruluğuna veya diş eti değişikliklerine neden olan ilaçlar, c vitamini eksikliği dahil yetersiz beslenme, diyabet, romatoid artrit ve Crohn hastalığı gibi belirli hastalıklar, gebelik veya menopozlailgili olanlar gibi hormonal değişiklikler, genetik, kötü ağız sağlığı alışkanlıkları, lösemi, HIV / AIDS ve kanser tedavisi gibi bağışıklığın azalmasına neden olan durumlar, obezite, sigara içmek veya tütün çiğnemek, ya da uyuşturucu kullanımı gibi faktörler diş eti çekilmesi (periodontitis) geliştirilmesi riskini artırabilir.
Diş Eti Çekilmesi Neden Olur?
Yetersiz diş bakımı: Gün içerisinde dişlerinizi yetersiz fırçalıyor ve diş ipi kullanmıyorsanız, dişlerinizin arasında bulunan plaklar zaman içerisinde diş taşlarına dönüşür. Tartar olarak da bilinen diş taşları, diş ve diş eti sağlığınız için oldukça zararlıdır ve en kısa sürede tedavi edilmelidir. Tedavi edilmeyen diş taşları diş eti çekilmelerine neden olur.
Yanlış diş fırçalama: Çok sert fırçalar kullanarak yanlış fırçalanan dişlerin zaman içerisinde mineleri yıpranır. Bu durum, diş etinde çekilmeye neden olabilir.
Periodontal hastalıklar: Diş eti hastalıkları, ağız içerisinde bakterilerin daha hızlı çoğalmasına zemin hazırlar. Diş eti hastalıkları zaman içerisinde tedavi edilmediğinde diş etlerinin çekilmesine neden olur.
Yaşlılık: Yaşlandıkça diş etleri zayıflar ve inceleşir. Bu nedenle diş etlerinde çekilme görülebilir.
Tütün ürünleri kullanmak: Sigara diş ve çevre dokularında oluşan hastalıkların şiddetini arttırır. Sigara kullananlarda kanama daha az görülür. Kemik kaybı ve diş eti cep derinliği daha fazladır.Tütün ürünlerini kullananlarda dişlerde plak oluşumunu daha hızlı olur. Buna bağlı olarak diş eti çekilmesi görülmektedir.
Hormonal değişiklikler: Hamilelikte, menopozda, emzirme döneminde hormonların çok sık ve hızlı değişmesi sonucu diş etinde çekilme gözlemlenebilir.
Bruksizm (Diş sıkma): Diş sıkma sırasında diş etlerine devamlı baskı uygulanır. Bunun sonucunda diş etleri çekilebilir.
Genetik etkiler: Diş eti çekilmelerine karşı genetik yatkınlığı olan kişilerde ağız sağlıklarına dikkat etseler de diş eti çekilmesi görülebilir.
Stres : Bağışıklık sistemini olumsuz şekilde etkilediği için diş eti hastalıklarına yatkınlığı arttırır. Diş eti çekilmesi (Periodontitis) yaşayanlarda stresin artması, hastalığın şiddetini arttırır.
Her ne kadar diş eti çekilmesi nedenleri bu şekilde sayılsa da sizin yaşadığınız başka bir çok faktöre bağlı olabileceğini unutmayın. Bunun için uzman bir dişhekimi desteği gereklidir.
Diş eti çekilmesi kaç yaşında başlar?
Diş eti çekilmesi, etkene bağlı olarak her yaşta görülebilir. 65 yaş üstünde diş eti çekilmesinin görülme riski daha yüksektir. Genetik faktörler ve diğer diş sağlığı problemlerine bağlı gelişen diş eti çekilmesinin başladığı yaşı net olarak bilmek mümkün değildir.
Diş eti çekilmesi riskini belirlemede bireyin sağlık geçmişini iyi araştırmak gerekir. Periodontal hastalıkları olan kişilerin diş eti çekilmesi tablosuna maruz kalması ihtimali yüksektir. Nikotin sakızı kullanımı, dudak veya dile piercing yaptırmak diş eti çekilmesi probleminin erken yaşlarda ortaya çıkmasına neden olabilir.
Diş eti çekilmesinin belirtileri nelerdir?
Sağlıklı bir ağızda diş etleri sert ve soluk pembe renktedir. Dişlerin etrafına tam oturduğu için boşluk görülmez. Diş eti çekilmesi yavaş ilerlediği için çoğunlukla erken dönemde fark edilmez. Diş eti çekilmesinin belirtileri iyi bilindiğinde tedaviye erken başlayabilme şansı yakalanır.
Diş eti çekilmesinde gözlenen ilk belirti dişlerde hassasiyet hissedilmesidir. Bunun dışında diş eti çekilmesinde görülen belirti ve semptomlar aşağıda sıralanmıştır:
- Diş etlerinin kolay ve sık kanaması
- Ağıziçinde hoş olmayan koku hissedilmesi
- Normalden daha şiş veya kabarık hissedilen diş etleri
- Morumsu, koyu kırmızı renkte diş etleri
- Çiğneme sırasında ağrı hissedilmesi
- Diş aralarında boşluk gelişmesi
- Diş ve diş etleri arasında boşluk oluşumu
- Dişlerin normalden daha uzun görünmesi
- Diş etlerinde dokunmayla gelişen hassasiyet
- Fırçalama sonrası diş fırçasında pembe renkli görünüm
- Dişlerde oynama, ileri düzeyde diş kaybı
- Isırma pozisyonunda dişlerin uyumunda belirgin değişiklik
- Diş eti altında ve diş eti üstünde plak birikimi.
- İleri düzey vakalarda kemik yıkımı görülebilir.
Diş Eti Çekilmesinde Kimler Risk Altındadır?
- Diş eti çekilmesi her yaşta görülse bile; diş eti çekilmesinde yaş önemli bir risk faktörüdür. Yapılan bilimsel çalışmalarda 65 yaş üstü bireylerin %88’inin en az bir dişinde, diş eti olduğu belirlenmiştir.
- Sigara içenlerde diş eti çekilmesi riski içmeyenlere göre daha yüksektir.
- Ailede (Anne-baba-kardeşler) diş eti çekilmesi görülenler diş eti çekilmesi konusunda daha erken tedbir almalıdır.
- Diyabet, diş eti çekilme riskini artırdığı için tedbirli olunmalıdır.
Diş Eti Çekilmesinde Nasıl Teşhis Konulur?
- Diş hekimi, diş eti çekilmesi (periodontitis) var mı ve varsa ne kadar ilerlemiş olduğunu belirlemek için öncelikle hastaya klinik muayene yapacaktır. Bu süreçte diş hekimi belirtileri açıklayacak faktörleri belirlemek için hastanın tıbbi geçmişini sorgulayacaktır.
- Plak, tartar oluşumuyla, kanama süresini kontrol amacaıyla hastanın ağız içini muayene edecektir.
- Diş etleri ile dişler arasındaki cep derinliğini ölçmek hastalığın seyrini tahmin etmek açısından önemlidir. Sağlıklı bireylerde cep derinliği 1-3 milimetre arasındadır. Ölçülen cep derinliğinin 4 milimetreden daha derin olması diş eti çekilmesi (periodontit) tanısı konulur. 5 milimetreden derin ceplerde tıbbi müdahale gerekir.
- 5 milimetreden dha derin ceplerde kemik kaybını kontrol etmek gerekir.
- Tüm bu işlemlerden sonra hastalığın ciddiyeti, tedavinin karmaşıklığı, belirlenen risklere ve bireyin genel sağlık koşullarına göre diş eti çekilmesi (periodontit) için kesin tanılama yapılabilir.
Diş Eti Çekilmesi Tedavisi Nasıl Yapılır?
Diş eti çekilmesi (Periodontit) tedavisinde uygulanan tedaviler cerrahi ve cerrahi olmayan yöntemler şeklinde ikiye ayrılır. Tedavinin temel amacı, dişler etrafındaki diş eti ceplerinin iyice temizlenerek; çevre kemik dokularındaki hasarı durdurmaktır. Tedavinin başarısı için etkin bir ağız bakımının rutin hale getirilmesi, diş sağlığını etkileyen diğer sağlık risklerinin doğru yönetilmesi gerekir.
Tedavide ilk aşama detaylı bir muayene ile hastanın genel durumunun değerlendirilmesi gerekir. Muayenede enfeksiyon bulgularına rastlanırsa antibiyotik reçete edilebilir. Bununla birlikte diş eti çekilmesine neden olan risklere göre farklı ilaçlar da reçeteye eklenebilir.
Diş eti çekilmesinin tedavisinde uygulanan temel tedaviler şunlardır:
Hafif düzeyde diş eti çekilmesinde tedavi, risk altındaki bölge bölge derinlemesine temizlenerek yapılır. Bu tedavide oluşan plak ve tartar dikkatlice temizlenir. Açıkta kalan köklere bakterilerin yerleşmesini önlemek düzleştirilir.
Kronik ve ciddi diş et çekilmesi tablolarında kemik kaybı fazladır ve derin cepler derinlemesine temizlikle tedavi edilemez. Bu vakalarda diş eti çekilmesi nedeniyle oluşan hasarları onarmak için diş eti ameliyatı gerekir. Bu tedavide ise diş eti dokusu küçük kesilerle kaldırılarak biriken bakteri plakları uzaklaştırılarak kökler açığa çıkarılır. Bundan sonra hastalıklı alandaki kemik ve dokuyu doğal olarak yenilemek için yumuşak doku greftleri uygulanır. En sonunda, diş eti dokusu sabitlenir. Bu tedavide hastanın damağından minik bir doku çıkarılarak veya başka bir donör kaynağından doku alınarak hasta bölgeye aktarılır. Bu, daha fazla diş eti çekilmesini azaltmaya, açıkta kalan kökleri örtmeye ve dişlerinize daha hoş bir görünüm kazandırmaya yardımcı olabilir.
Kemik aşılama tedavisi ise diş eti çekilmesinin (periodontit) diş kökünü çevreleyen kemikte yıkım oluşturduğunda uygulanır. Bu tedavide kullanılan kemik parçaları hastanın kendi kemik dokularının küçük parçalarından alınabilir ya da sentetik kemik dokusu da kullanılabilir. Kemik grefti, dişin yerinde tutularak diş kaybının önlenmesine yardım eder. Ayrıca doğal kemik dokusunun yeniden gelişmesi için zemin fonksiyonu görür.
Diş eti tedavisinde tedavinin etkinliği tanının ne kadar erken konulduğuyla doğrudan ilişkilidir.
Tedavi sonrasında hastalar, ilk 6 aylık dönemde en geç ayda bir kontrol amacıyla muayene edilmelidir. Daha sonraki dönemlerde bu periyot 3 ayda bir olarak düzenlenir. Bu muayenelerde, diş eti cep derinliği ve kemik seviyesi yeniden değerlendirilmelidir. Gerekirse yeniden diş taşı temizliği yapılarak, kök yüzeyi düzleştirilir.
Diş eti çekilmesini ev koşullarında tedavi etmeye çalışmak doğru değildir. Tedaviye mutlaka bir diş hekimiyle başlanmalı ve oluşturulan tedavi planına sıkıca bağlı kalınmalıdır. Tedaviye destek olarak evde yapılacak en iyi şey etkin bir ağız hijyeni sağlamaktır.
Diş Eti Çekilmesi Önlenebilir Mi?
Periodontitisi önlemenin en iyi yolu, etkin ağız ve diş bakımını yapmaktır. Dişler günde en az 2 defa düzenli fırçalanmalı. Bununla birlikte diş ipi ile temizlenmeli. Özellikle genetik risk faktörü olanlar ve sigara içenler başta olmak üzere herkes yılda en az iki defa diş hekimini ziyaret etmeli. Diş eti çekilmesi tanısı aldıysanız, diş hekiminize daha sık aralıklarla gitmeniz gerekir. Diş macunu ve diş fırçası seçerken diş hekiminize danışmalısınız.
Periodontitisi önlemek için ayrıca:
- Sigara içiyorsanız bırakmayı deneyin.
- Dengeli ve düzenli bir beslenme rejimi benimseyin.
- Ağzınızda beklenmeyen bir değişiklik olduğunda diş hekiminize başvurun.
Diş Eti Çekilmesi İle Meydana Gelecek Komplikasyonlar Nelerdir?
Periodontitis kaynaklı komplikasyonların en önemlisi diş ve çene kemiği kaybıdır. Ayrıca diş eti çekilmesine (periodontitis) neden olan bakteriler diş etinden dolaşım sistemine girerek tüm vücudu etkileyebilir.
Periodontitis, solunum yolu hastalıkları, romatoid artrit, koroner arter hastalığı ve diyabette kan şekerinin kontrol edilememesi gibi sağlık sorunlarına yol açtığı belirtilmiştir.
Sıkça Sorulan Sorular
Diş Eti Çekilmesi Kendiliğinden Geçer Mi?
Periodontitis tanısı bir diş hekimi tarafından konulduysa bu soruya verilecek ilk cevap kesinlikle hayır olacaktır. Eğer kronik periodontitis tanısı konuduysa, kullanılan ilaçlarla geçici çözüm elde edebilirsiniz. Fakat diş hekimi tarafından dişeti tedavileriniz tamamlanmazsa dişeti problemleriniz devam edecektir. Diş etlerinizin ince yapıda olmasına bağlı olarak diş eti çekilmesi yaşıyorsanız ilaçların size bir yararı olmayacaktır.
Özetle diş eti çekilmesinin tedavi olmadan düzelmesini beklemek yerine bir diş hekimine muayene olmak en doğru tercihtir. Hekiminiz tarafından size özel verilen tedavi ve önerilere dikkatle uymalısınız. Doğru diş macunu ve diş fırçasıyla doğru şekilde dişlerinizi fırçalamayı öğrenmelisiniz. Bu şekilde sizi rahatsız eden ağrı, kanama ve sızılara engel olabilirsiniz.
Tuzlu su diş eti çekilmesine iyi gelir mi?
Yaygın anlayışa göre tuzlu suyun pek çok sağlık sorununa çözüm olduğuna inanılır. Ağız sağlığı problemleri de bu çerçevede değerlendirilerek iyi geldiğine inanılır. Burada amaç diş eti çekilmesinin tamamen kaybolması ise kesinlikle bir tedavi yöntemi olarak kabul edilemez ancak diş eti çekilmesinden kaynaklanan ağrılarınızı azaltmada destek olabilir. Bu amaçla bir bardak suyun içerisine yeterince tuz koyup karıştırarak hazırlanacak tuzlu suyla gargara yapabilirsiniz. Tuzlu suyla gargara yaparken ağzınızda açık yara veya enfeksiyonlu bölge varsa canınız yanabilir. Bu durumda ağız gargarası tercih edilebilir. Ağız sağlığınız konusunda risklerinizi tam olarak bilmiyorsanız kesinlikle tuzlu su kullanmamalısınız.
Diş eti çekilmesinde hangi tip diş macunu kullanılmalı?
Bu konuda öncelikle size tedavi düzenleyen diş hekiminize danışmalısınız. Genel yaklaşım; diş eti çekilmesi tanısı alanların hassasiyet önleyici diş macunu kullanması gerektiği yönündedir. Diş macunu seçerken etiketinde “hassas dişler için” yazılı olan alternatifleri seçebilirsiniz. Bu özellikteki diş macunları içeriklerinde genellikle potasyum nitrat veya stronsiyum klorür içerirler.
Özellikle belirtmek gerekir ki, diş eti çekilmesi sorunları yalnızca bu amaca uygun üretilen diş macunu ya da gargaralar ile tedavi edilemez. Evde yapılacak bakımlar, kullanılacak diş macunları veya gargaralar sadece diş hekimi tarafından uygulanacak tedavilere destek olacaktır.
Diş eti çekilmesine hangi bitkisel tedaviler iyi gelir?
Bitkisel ürünler tek başına hiç bir zaman diş eti çekilmesi tedavisine alternatif değildir. Bununla birlikte bazen diş hekimleri hastalarına bazı bitkisel ürünler önerebilir. Bu öneriler kesinlikle diş eti çekilmesini tamamen tedavi etmez, diş hekiminin verdiği tedaviye destek olurlar. Bu açıdan en sık kullanılan bitkisel tedavi ürünleri ve kullanım şekli şöyledir :
Papatya : Bir fincan suyu kaynatın. Kaynayan suya 2-3 çay kaşığı papatya ekleyin. 10 dakika demlendikten sonra fincandaki suyu süzün. Elde ettiğiniz bu suyla yemeklerden sonra gargara yapabilirsiniz.
Kekik : Bir bardak suyla bir tutam kekiği karıştırarak kaynatın. Soğutarak elde ettiğiniz suyu dişlerinizi fırçalarken kullanabilirsiniz.
Meyan Kökü : Meyan kökünü çayınızın içine katarak kullanabilirsiniz. Meyan kökü kullanırken çayınıza şeker atmayın ve günde 3 bardaktan fazla tüketmeyin.
Yeşil Çay : Siyah çay gibi tüketmeyin. Yeşil çayı ılıtara yeşil çay gargarası yapabilirsiniz. Çay çok sıcak olmamalıdır.
Nane : Ağız içi enfeksiyonlarla başa çıkmak için bir fincan kaynamış suya 1-2 çay kaşığı kuru nane ekleyin. Elde ettiğiniz karışımı çay veya gargara amacıyla tüketebilirsiniz.
Diş eti çekilmesinde tercihinizi diş hekiminizle birlikte yapmalısınız. Burada dikkat edilmesi gereken husus kullanacağınız bitkiye karşı alerjiniz olup olmadığından emin olmalısınız.
Diş Eti Çekilmesi Hangi Vitamin Eksikliğinden Olur?
Yapılan bilimsel araştırmalarda, C vitamininin hem vücut hem de diş sağlığında önemli bir yeri olduğu açıklanmıştır. Bununla birlikte D vitamini özellikle bağışıklık sistemi üzerindeki etkileri nedeniyle ağız sağlığı için değerlidir.
Diş Eti Çekilmesi Nasıl Anlaşılır?
Diş eti çekilmesinin morfolojik açıdan anlaşılması damak renginin kontrolüyle başlar. Damak sağlıklı bir ağızda soluk pembe renktedir. Damak rengi mor veya kahverengiye dönüşmeye başladığında diş etlerinde sorun başlamış denilebilir. Damak renginin değişikliğine ek olarak ağızda kötü koku, çiğnerken zorlanma, diş etinde şime ve kanama son dönemde diş kaybı diş eti çekilmesinin en başta gelen belirtileridir.
Diş Eti Çekilmesini Önlemek İçin Neler Yapılabilir?
Özellikle genetik yatkınığı olan insanların bu konuda daha özenli davranması gerekir. Bunun için sağlıklı her insan gibi dişlerin düzenli olarak fırçalanması ve diş ipi kullanılması gerekir. Bununla birlikte, sağlıklı ve dengeli beslenme rejimi ağız ve diş sağlığı ile diş eti hastalıklarının önlemesinde değerlidir. Yeni bir yaşam standardı oluşturmanın en temel öğesi tütün ve alkol kullanımını bitirmektir. Bu alışkanlıkları terk etmek sadece ağız ve diş sağlığı açısından değil; tüm beden-ruh sağlığı açısından önemlidir. Yılda en az iki defa diş taşı temizliği yaptırmak önerilir. Bunu yaptırarak ağzı içinde tartar oluşumu önlenir. Bu şekilde diş eti çekilmesinin altyapısı önlenmiş olur.
Diş Eti Çekilmesi (Periodontitis) Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Diş eti çekilmesi (Periodontitis) tedavi edilmezse bundan etkilenecek ilk yapı çene kemiği olacaktır. Bu durumda ciddi kemik kayıpları ve diş kayıplarına (Çekim ya da kendiliğinden) sebep olabilen travmatik bir klinik tablodur. Diş eti çekilmesi (Periodontitis) tanısı alan bir hasta mutlaka düzenli aralıklarla diş hekimi kontrolüne gitmelidir.
Periodontitis’e Ne İyi Gelmez?
Periodontitisde en önemli riskler farkındalığın oluşmaması, hastanın bu durumu önemsememesi, tedaviyi kabul etmemesi ve ağız-diş sağlığına gereken özen göstermemesidir. Hastalık kemik ve diş yıkımına neden olacağından; hasta durumunun erkenden farkında olmalı ve bir an önce tedaviye başlamasının şart olduğunu bilmelidir.
Hamilelikte Periodontitis
Kadınların hormonal değişiklikler açısından en yoğun değişikliklere uğradığı dönem hamilelik dönemidir. Hamilelerde hormonal denge değişikliklerine bağlı olarak diş eti hastalıkları ortaya çıkabilir. Diş eti hastalıkları, anne ve bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebilir, erken doğum ve düşük riskini artırabilir. Bu klinik tablo diş eti hastalıklarına bağlı enfeksiyonlarla ilişkilidir. Hamilelikte kadınların %30’unda diş eti problemleri görülmektedir. Hamilelerin diş etlerinde, şişlik, kızarıklık, kanama ve büyüme en başta görülen belirtilerdir. Bu belirtilerin seyri kişiye bağlı olarak hafif seyredebileceği gibi şiddetli ağrı ve kanama tablosu da gözlenebilir. Hamile olmadan önce mümkünse veya hamilelik bilgisi alınır alınmaz ağız-diş sağlığının da değişeceği bilinmeli ve periodontitis açısından riskler değerlendirilmelidir.
Hamileler, ağız ve diş etlerinde olumsuz değişiklikler fark etmeden önce bir diş hekimine başvurmalıdır. Hamileliğin en az yıkıcı olacak şekilde atlatmalı ve doğumla birlikte ilaç tedavileriyle tedavisini sürdürmelidir.
Çocuklarda Periodontitis
Bu açıdan çocuklardaki en önemli risk okula başlamakla birlikte gelişen strestir. Okul stresine bağlı olarak periodontitisin (periodontitisin) görülme riski artmaktadır. Fakat bu çok yaygın bir durumdur. Çocuklarda da periodontitis’in temel nedeni hamilelerdeki gibi ergenlik döneminde oluşan hormonal değişikliklerdir. Hormonal değişikliklerle birlikte çocukta kronik diş eti çekilmesi (Periodontitis) gözlenir. Bu hastaların ortak özelliği diş taşı ve plak birikimi tablosunun görülmemesidir. Bunun en temel nedeni kötü ağız sağlığı koşulları değil hormonal dengenin değişmesidir. Bu durumun farkındalığı genellikle ebeveynler tarafından oluşur. Bu durumda hemen bir diş hekimine başvurulmalıdır.
Bebeklerde Periodontitis
Periodontitis genellikle diş taşı oluşumu ve plak birikiminden kaynaklanmaktadır. Bebeklik döneminde dişler çıkmadığı periodontitis beklenen bir sağlık sorunu değildir.
Diş Eti Çekilmesi (Periodontitis) Sorunu için Hangi Diş Hekimine Gidilir?
Diş eti çekilmesi (Periodontitis) hastalığı, diş hekimliğinin “Periodontoloji” olarak adlandırılan bir uzmanlığın ilgi alanına girmektedir. Fakat tanı, diş taşı temizliği ve diğer temel tedavileri tüm diş hekimleri yapabilmektedir.